Kırşehir Tarihi

tarafından **By_hakaN** C.tesi 06 Ara. 2008, 21:39

Kirsehir ilinin bulundugu topraklar, tarihte Anadolu’da ilk siyasi birligi kuran Hititlerin topraklari içinde bulunuyordu. Hititlerin iç savas ve iktidar kavgalari ile dagilip yikilmasindan sonra bu topraklara Asurlular hakim olmustur. Persler MÖ. 6. asirda bu bölgeyi istila etmislerdir. MÖ. 4. asirda Makedonya krali Iskender Persleri yenmis,Anadolu ve Iran’i istila ederek Makedonya devletine katmistir.
Iskender’in ölümü ile bu bölge (Asya) Selevkos Devleti’nin nüfusunda kalmis ise de aslen bu bölge Kapadokya Kralliginin olmustur. Kapadokya Kralligi Roma Imparatorlugunun hakimiyetini tanimis ve bilahare Roma Imparatorlugu Kapadokya Kralligi ile birlikte bu bölgeyi kendine baglamistir. MS: 395 senesinde Roma Imparatorlugu Bati ve Dogu olarak ikiye bölününce bütün Anadolu gibi bu bölgede Dogu Roma (Bizans) in payina düsmüstür.

1071’den sonra Anadolu topraklari Türklere açilinca, Kirsehir’in Türk tarihine katilma devri basliyor. Kutalmis oglu Süleyman Sah, kent ve çevresini Anadolu selçuklular’ina bagliyor. 1402’de Osmanli’lar Ankara savasinda, Timur’a yenilince, Kirsehir ve yöresi,

Karamanlilar’a veriliyor. Çünkü bu savasta Karamanli’lar Timur tarafini tutup ona yardim etmislerdir. Fatih Sultan Mehmet’in Karamanli’lari yok etmesinden, Yavuz Sultan Selim’in Dulkadirogullarini tarihten silmesinden sonra, Kirsehir kesinlikle Osmanli’larin egemenligine geçiyor. Celali isyancilari zaman zaman sehre saldirip yagmalama yapmislardir.

Bir ara Selçuklulara bagli Danismendogullari bu bölgede hakim olmuslar ve 1120’de Selçuklulara bagli bir vilayet daha sonra Konya Selçuklularin bir vilayeti olmustur. 12. asirin 2. yarisinda sehir gelismis ve Anadolu’nun bagrin da en büyük ilim ve kültür merkezlerinden biri haline gelmistir.

Kirsehir Anadolu da “ahlaki” denen tasavvufi esnaf teskilatinin en mühim merkezlerinden biri olmasi ile 14. asirda oldukça gelismistir. Meshur Ahi Evran Kirsehir’e yerlesmis, Mevlevi tarikati gelismis ve büyük mutasavvif ve Türk sairi Asik Pasa burada yasamistir.Bu asirda müstesna bir kültür ve ilim merkezi olmustur.

1.Dünya savasi bitmis, Osmanlilar savasta yenilince savasin galipleri, Anadolu’yu bölgelere ayirip, istila etmeye baslamislardir. Osmanli sultanlari, saltanatlarini sürdürmek için herseye göz yummuslardir. Halk durumunda menmun degildir. Bu görüsü savunanlarin basinda Mustafa Kemal Pasa gelmektedir. Ya istiklal, ya ölüm parolasindan yola çikarak; er geç geldikleri gibi gideceklerdir, demektedir.

Kirsehir bu tarihi yol ayiriminda Mustafa Kemal Pasadan yana çikar. Gerek yiyecek-giyecek, gerek para ve gerekse asker olarak tüm Gücünü Pasa’nin emrine verir. Kurtulus savasi sona erdiginde, Kirsehir’li her aile ya birkaç Sehit vermistir. Ya da her ailenin birkaç gazisi vardir.

19. yy ikinci yarisinda Kirsehir sancagi Ankara vilayetine baglandi. Cumhuriyet devrinde il merkezi oldu. 1954’te ilçe merkezi olarak yeni kurulan Nevsehir iline baglandi ise de 1957 yilinda yeniden kurulan Kirsehir iline merkez oldu.